Ne anayaso, ne babayaso, ne uzay üssü, ne aya bak yıldıza bak..
Ne gaza gel, ne saza gel..
Seçim barajına değil, geçim barajına gel.
Gel gel, asıl gündeme gel!
Ülkemizde işsizlik var.
İşsizliğe bağlı açlık var.
Açlığa bağlı sessiz bir kahır var.
Kahrederek bebeğini komşusuna bırakarak intihar eden analar babalar var.
Basında yer alan almayan ama her gün yaşamına son verenler var.
Her şeye rağmen hikâye anlatan bir iktidar ve medyası var.
O iktidarı ve medyayı alkışlatan çıkar çevreleri var.
Tuzu kurular var!
Beyler dikkat edin lütfen. Çözüm bulun.
Çanlar çalıyor!
Bakın bu ülkede açlık ve işsizlik nedeniyle protesto çeşidi artık ne yazarkasa atmaktır, ne yumurta atmaktır ne de sokağa çıkıp bağırmaktır.
Protesto artık insanların kendisini yakması ve intihar etmesidir.
Açlıktan ve işsizlikten dolayı kendisini yakan insan iki cihanı da yakar. İntihar edenlerin ahı sebep olanların boynundan inmez!
Bırakın masal anlatmayı,
Bırakın boş kaşıkla milleti beslemeyi..
Yeşil yoncayı bekleyecek sabır kalmamış millette.
Uyutmayın,
Kandırmayın,
Masal anlatmayın.
İnsanlar aç!
İnsanlar çaresiz,
İnsanlar işsiz,
İnsanlar hastaneye bile gidemiyor.
Çünkü eczanelerde soyuluyorlar.
Gitmek isteseler bile hastaya küfreder gibi en yakın çevre diyerek 70-80 kilometre uzaklıkta ki illerin hastanelerinde randevu verilmektedir. Millet bir kuruşun hesabını yaparken yaşlı, yoksul hastaların nasıl gideceğini sağlık bakanlığı düşünmemiş bile..
Hayati ilaçlar Kafdağı’nın tepesine konmuş gibi, gidip almak imkânsız.
İnsanlar parasızlıktan insan içine çıkamıyor.
Bankalar borçlarını ödeyemeyenlerin gırtlağına basıyor,
Evlilikler çatır çatır çatlamakta.
İcra daireleri dosya dağına dönmüş.
Boşanmalar çığ gibi.
İş yerleri kapanıyor, esnaf bitmiş,
Köylü ektiğini biçemiyor,
Emekliler sadece nefes alıp veriyor.
Türkiye sadece çift maaşlıların, dört maaşlıların bulunduğu ve sessiz kaldıkları bir yer değil.
Gerçekleri görün artık.
Yanardağlar içten içe yanıyor.
İçten içe yanan yanardağların patlamasını kimse durduramaz.
“Bebeğim aç” diyerek marketten mama çalmakla suçlanan babayı kimse durduramaz. Çığ olur üzerinize düşer. Altından kalkamazsınız.
İnat etmeyin..
Açlığa, yoksulluğa hemen bir çare bulun.
Açın kesenin ağzını..
Gönderin sırtımızda ki kambur olan Suriyelileri.
“Önce can sonra canan” demişler.
Bebeklerimiz, çocuklarımız aç..
Geleceğin teminatı gençlerimiz aç ve işsiz geziyor,
Farkına varın artık.
Yüzler gülmüyor, gözler ağlıyor..
Sessiz çığlıklar çığa dönüşüyor.
Siz bilirsiniz.
Ali Galip Akyıldırım
