Hayat Öğretir…
Hayat dediğimiz yolda yürürken;
Yaşam sana adil olmadı mı hiç?
Talih yüzüne gülmedi mi?
Elinde tutan yok muydu?
Yok muydu yüzünü güldüren birileri?
İçin katran karası bir bataklığa mı döndü, içinden çıkamadığın güçlükler yüzünden?
Umudun o bataklığa saplandığında mı vaz geçtin ışığı aramaktan?
Umutsuzluğa düştükçe;
Yaşama tutunan ellerin gitgide gevşedi mi?
“Çıkış yok” diyordun hep kendi kendine…
Kendi umutsuzluğuna kendini ikna mı ettin?
Bunlar seni hayatın anlamından uzaklaştırdı değil mi?
Oysaki…
Bir yolculuktur hayat…
Yürürken ayakkabın vuracak, en hafifinden.
Bacaklarına kara sular inecek.
Yorulacaksın.
Yolunu yitireceksin.
Başaramayacağını düşüneceksin bazen.
Vaz geçmek, geri dönmek isteyeceksin.
Arkana baktığında, başladığın yeri göremeyeceksin.
Ve yürümeye devam edeceksin.
Başkalarına rastlayacaksın yolda.
Kestirme kazançlar peşinde olacaklar.
Senden bir dilim kapmak için yarışacaklar.
Kendini, sahip olduklarını ve sevdiklerini onlardan koruman gerekecek.
Sımsıkı tutunacaksın onlara.
Savaşacaksın…
Kanayacaksın…
Canın yanacak…
Canın daha çok yanacak…
İyileşmeyecekmiş gibi görünen yaraların olacak.
Bunlar bile kabuk tutacak zamanla, göreceksin.
Yara izlerinle gurur duyacaksın.
Elinden tutanlar da olacak elbet.
Yüklerini paylaşanlar…
Bazen bir kelime, bazen de bir omuz hafifletecek yüreğini.
Yalnız olmadığını anlayacaksın.
Çünkü kader, Tanrı’nın bizimle konuşma dilidir.
O, en ağır yüklerini, onları taşıyacak kadar güçlü olanlara verir.
Nefesin kıymetini başka nasıl bir ilham anlatır?
Demem o ki;
Dünyada cehennemi görmüş olsan da, cennetin varlığına inan.
İkisi de senin yüreğinde başka yerde arama.
Vicdanının ateşinde yanmazsan, cehenneminki ne ki?
Vücudun alevlerde yansa da, atan yüreğindeki cennet senin.
Bir kitapta okuduklarımdan aklımda kalanları da aktarmak istiyorum.
Yazar diyor ki?
“Hayat ne kadar zor olursa olsun, yeniden ayağa kalk ve yola devam et.
Çünkü hayatı öğrenmek için o tecrübelere ihtiyacın var.
Kalbin aşk acısı ile yaralanmış ise, sonsuza kadar kendini aşka kapatma.
Ruhun insanların acımasızlığı ile incinmiş ise, hayata küsüp kendini karanlık bir dünyada yaşamaya zorlama.
Bedenin çok büyük acılar çekmişse, kendini uyuşturup bırakma.
Unutma bilge insan hayatı yaşayandır. Cesur insan korkusuzca devam edebilendir.
Kahraman insan tüm acılarına rağmen yenilmeyendir.”
Unutma;
“Hayatta en büyük dostun sen olabileceğin gibi hayattaki en büyük düşmanın gene sen olabilirsin.
Seçimini yap ve kendin için dost mu yoksa düşman mı olacağına karar ver.
Yaşamdaki tüm acıları atlatabilirsin, her şeye rağmen mutlu olmayı başarabilirsin, istersen her zaman yeniden başlayabilirsin.
İstersen kendine yeni bir hayat kurabilirsin.
Eğer kendinin dostu olabilirsen.”
Ali Galip Akyıldırım