Yazarlarımız

Umutla Beklenen Aşı Gelsede Tedbirler Devam Etmeli

Kovid-19 son hızıyla hasta etmeye, can almaya devam ediyor,

Zengininden fakirine, iş insanlarından, çalışanlara toplumun birçok kesimi bu mikropla karşılaşıyor,

Süre uzadıkça toplum içinde tedbirlere uyum azalıyor haliyle stresimiz artıyor,

Artık virüsü kimden kaptığımızın da önemi yok, önemli olan tedbirlere sıkıca uyum,

Hal böyle olunca da aşı ve spesifik tedaviler ile ilgili beklentilerimiz artıyor, peki durum nedir?

Dünya basınında yer alan haberlere göre;

  • Yaklaşık 87 aşı test ediliyor, halen tam onaylanan bir aşı yok, mevcut çalışmalardan 55 âdeti hala birinci ve ikinci faz denemelerinde. 12 âdeti üçüncü aşamada ve 6 tanesi de erken onay yani sınırlı kullanım aşamasında deneniyor.
  • Yine New York Times aynı haberinde spesifik 22 tedavinin denendiğini, bu tedavilerden birinin FDA tarafından onaylandığını, 2 tanesinin yaygın olarak kullanıldığını, 2 tanesinin de umut veren kanıtlar içerdiğini yayınladı. (K:https://www.nytimes.com/interactive/2020/science/coronavirus-vaccine-tracker.html)

Özetle; aşı çalışmaları halen devam diyor ve henüz spesifik bir tedavide yok. Remdesivir adlı bir ilaç olan yalnızca bir tedavi, hastalık için FDA tarafından onaylandı ve araştırmalar, hastalara yalnızca mütevazı bir fayda sağlayabileceğini öne sürüyor. Çalışmaları bilim adamları sürdürüyor.

Bunlar açıklandığı için bilinenler… Belki de açıklanmayan bir sürpriz olur mu ise halen beklentimiz…

Rusya tarafından geliştirilen Sputnik V aşısının da % 92 koruyucu olduğu belirtilmişti.

AstraZeneca’nın CEO’su Pascal Soriot tarafından, “Oxford Üniversitesi ile birlikte geliştirmeleri yapılan korona virüs aşısının geniş çaplı aşılamasına en erken aralık ayında geçilebilir, ancak 2021 Ocak ayında aşılama yapılması mümkün” açıklaması geldi.

Bu arada geçtiğimiz günlerde Biontech firmasından biyomedikal bilimci Özlem Türeci twitter hesabında;

  • “Kovid-19 aşı çalışması 50.000 kişi üzerine uygulandı %90 %92 etkisini gösterdi dünyaya dağıtmak için hazır bekleyeceğiz. Bizi takıp edin.”  Diye yazdı ve CEO’ları % 94,5 etkili diye açıklama yaptı, umutlarımız arttı, bekliyoruz…

Yine geçtiğimiz günlerde aşı çalışmaları ile ilgili Türkiye’deki son durum da oldukça ümit verici. Hacettepe Üniversitesi’nde yapılan çalışmalarda, korona virüs aşısı için tarih verildi…

Amerikan biyoteknoloji şirketi Moderna’dan da aşıyla ilgili ümit verici bilgiler paylaşıldı.

Aşıdaki gelişmeler, bıktığımız Kovid mikrobu karşısında tek umut olarak karşımızda ama

Aşının uygulamaya başlaması ile her birey derhal aşıya ulaşacak mı, sorusu da cevap aramakta…

Soruların cevabı için bilinmesi gerekenler var,

  • Üretilen aşının son kullanıcıya ulaşması için taşınma koşulları nedir,
  • Üretim, taşınma vb. tüm işlemler sonrası oluşacak aşı bedeli kaç lira olacak,
  • Üretim miktarı ne kadar süre de dünya üzerindeki tüm insanları aşılayabilecek…

Aşının taşınması ise farklı bir durum..

Çare olan aşının kesinleşmesi yakınlaşınca ikinci bir tartışma da saklama koşullarında çıkıyor.

İlk haberlere göre Pfızer tarafından üretilen aşının (-80 derecede) nakledilmesi gerekiyor.

Bu taşıma kuralı halen sağlık hizmetlerinde aktif kullanılan taşıma sistemine uygun değil,

Bu aşıya özel taşıma kaplarının da imali ve kullanımı önemli…

Aşının üretim bantlarından son kullanıcıya ulaşması dev bir lojistik zinciri gerektiriyor,

Maliyeti de ayrı bir başlık ve bizlere nasıl yansıyacak, aşıyı ulaşılabilir kılacak mı…?

En kritik soru; aşı bulunsa da aşıya ne zaman ulaşacağız…

Aşı bulunsa da aynı hafta içinde tüm dünyadaki vatandaşlarla buluşma şansı da yok.

Üretim kapasitesine bağlı bir zaman dilimi içinde aşı ile tanışacağız…

Zira aşı üretiminde sona gelen üretici firma Pfızer’in yaptığı açıklama da bu yılsonuna kadar 50 milyon, 2021 sonuna kadar da 1,3 milyar doz aşı üretebileceğini açıkladı.

Ve aşı 3 hafta ara ile 2 doz uygulanması halinde etkili…

Yani bu açıklama ile 2021 sonuna kadar tahmini 700 milyon kişi aşılanabilecek…

Ülkemizin 2019 yılına göre 82 milyon olduğu düşünülürse sadece bize 165 milyon aşı gerekiyor.

Nereden bakarsanız bakın sadece bizim ülke ihtiyacımız 2021 sonuna kadar üretilen aşının yaklaşık onda biri…

Ve hatırlanmalı, ABD, Rusya ve Çin, Dünya Sağlık Örgütü tarafından oluşturulan ortak aşı üretim sistemi Covax’a dâhil olmadı, ilk üretilen aşılara ulus olarak talipler…

İşte bu gerekçeleri de incelediğinizde aşının bulunması o kadar yakın olsa da bizim ona ulaşmamız o kadar kolay değil gibi görünmekte…

Bu demek oluyor ki hale tek çaremiz; Maske, Temizlik ve Sosyal Mesafe…

  • Ayrıca unutmamak gerekir ki, Kovid-19 bir virüstür, bakteri değildir, virüs suş değiştirebilir…

Bulunan aşının da, grip aşısı gibi bir akıbeti de olabilir…

Siz siz olun öncelikle tedbirleri elden bırakmayın…

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.

The reCAPTCHA verification period has expired. Please reload the page.

Başa dön tuşu