Atatürk’e Neden Saldırıyorlar?
Büyük Ortadoğu Projesinin (BOP’un) temel amacı “böl, parçala ve yönet” mantığıdır.
Osmanlı Devletinin tarih sahnesinden silinmek istenmesi, son yurt parçasının bu aşamaya getirilmesi o günden bu güne süregelen bu projenin hayata geçirilme çabasından başka bir şey değildi.
BOP projesini hayata geçirmek isteyenlerle onlara destek verenlerin tek derdi Mustafa Kemal Atatürk’tür. Çünkü bundan 100 yıl önce Mustafa Kemal bunların projelerini bozarak tarihin çöplüğüne atmıştır. Bundan dolayıdır yurt içinde ve yurt dışındakilerin karın ağrısı..
Şimdi Atatürk’le yurtdışında uğraşanları bırakıp yurt içindekilere baktığımızda gördüğümüz manzaranın ne kadar acı ve ne kadar ihanet koktuğunu görmekteyiz. Yurtdışındakileri bir kenara koyduktan sonra içimizde ki provokatörlere ve yapmak istediklerine bakalım..
Hepimiz şunu gördük ki, Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesi toplumsal mutabakatla hayata geçirildi. Hiç kimse muhalefette bulunmadı ve destek verdi. Buna rağmen içimizde ki BOP’çular her vesileyle her gün bira daha iğrenç şekilde Atatürk’e ve eserlerine saldırmaktadırlar.
Bunlar; “Ayasofya’yı cami yapmak Mustafa Kemal’in kemiklerini sokağa atmakla birebir” dediler mi dediler..
Atatürk’e lanet okundu mu okundu.
Hala Atatürk’e saldırılar sürüyor mu, sürüyor.
Ayasofya ibadete açıldığında Bursasporun Teksaslı olarak bilinen amigosu en ağır hakaretlerde bulundu mu bulundu.
Bazı akademisyenler, öğretmenler, okul müdürleri, ilahiyatçılar özgürce hakaret ettiler mi ettiler.
Türk dili alfabesi tartışmaya açıldı mı açıldı.
Halkı sokağa çağırarak hilafet çağrıları yapıldı mı yapıldı.
Bu hakaretleri yapanlar, başta diyanet başkanı” söylediklerimin arkasındayım” dedi mi dedi.
Yandaş televizyon kanallarında bu konular hala kaşınarak tartışılıyor mu tartışılıyor.
Atatürk’e ve eserlerine hakaretler yapanlara herhangi bir işlem yapıldı mı yapılmadı.
Şimdi bir düşünün bakalım bunların derdi ne diye..
Bunlar bu ülkenin yüzlerce binlerce sorununu görmezler ve konuşmazlar da neden Atatürk’e ve cumhuriyete saldırıyorlar?
Bunu söyleyenlerden, rejime meydan okuyanlardan; Bu ülkede yoksulluk ve sefalet yaşanırken bununla ilgili herhangi bir önlem için çağrı yaptıklarını duydunuz mu, duymadınız
Bunlardan adalet çağrısı duydunuz mu, duymadınız.
Bunlardan işsizliğe çare çağrısı duydunuz mu, duymadınız.
Bunlardan eğitimin kalitesi için bir çağrı duydunuz mu, duymadınız.
Bunlardan parasız eğitim ve parasız sağlık için bir çağrı duydunuz mu, duymadınız.
Bunlardan iş güvenliği ve iş güvencesi için bir çağrı duydunuz mu, duymadınız.
Bunlardan, kadına, hayvana, çocuğa şiddete ve istismara karşı bir çağrı duydunuz mu, duymadınız.
Bunlardan yaşanılabilir bir çevre için çağrı duydunuz mu, duymadınız.
Bunlardan adaletli bir gelir dağılımı için bir çağrı duydunuz mu, duymadınız.
Bunlar için varsa da yoksa da cumhuriyetle hesaplaşmak. 100 yıl önce ki emperyalizme karşı verilen savaşın rövanşını almak.
“Yok hayır böyle bir şey” diyorsanız o zaman Atatürk’le derdiniz ne? Laik cumhuriyetle derdiniz ne? Türk alfabesiyle derdiniz ne? Kılık kıyafetle derdiniz ne?
Hala diyorlar ki “Bize yüz elli yıldır modernleşme adı altında başkalarının hikâyeleri anlatıldı. Artık kendi hikâyemizi yazma zamanıdır
Cumhuriyetimizi Osmanlının çöküş yıllarının sonuna ekleyerek başarılarla geçmiş son yüzyılımıza hikâye demenin mantığını anlayamadım. Oysaki içte ve dışta herkes biliyor ki son 100 yıl hikâye değil destanın ta kendisidir.
Şimdi;
Atatürk’e bunlar hakaret eder,
Cumhuriyetimize bunlar hakaret eder,
Milli ve manevi değerlerimize bunlar hakaret eder,
Milli kahramanlarımız bunlar tarafından aşağılanır.
Türk Milletini bunlar yok sayar.
Ve daha fazlasını yaptıkları halde bunlara neden kimse “dur” demiyor? Merak etmiyor musunuz?
Benim aklıma tek bir şey geliyor BOP tıkır tıkır çalıştırılıyor.
Bunların hiç birisi tesadüf değil.
Yeni bir fitnenin ve iç kışkırtmanın ayak sesleridir bunlar.
Ali Galip AKYILDIRIM