Allah (c.c.) İçin Olmak.
Değerli okuyucular; Allah-û Teala herkesin mutlu olmasını, herkesin huzur içinde bir dünya hayatı geçirmesini, herkesin cennete girmesini arzu ettiği için Kur’ân-ı Kerim’i indirmiş. Hedef, bütün insanları mutluluğa ulaştırmak.
Unutmayalım, bütün insanlar Allah için yaratılır. Hepimiz Allah içiniz. Allah için olmanın şuuruna vardığımız zaman kendimiz için yaşamadığımızı, Allah için yaşadığını idrak edip ve başkalarına yaptığı her yardımın Allah’a yardım etmek olduğunu idrak eden, başkalarının mutluluğu için yaşayan bir insan olmak için çalışacağız. Daha çok başkaları için yani daha çok Allah için olacağız. Ve başkaları için olduğumuz sürece her geçen gün daha mutlu insanlar olacağız. İmrenilecek insanlar olacağız.
Cemaat halinde yaşamak kolay bir olay değildir. Ve insanlar sosyal mahlûklardır. Cemaat halinde yaşamak mecburiyetindedirler. Ama onlara, etrafınızdaki insanlara, özellikle dinini yaşamayanlara öyle bir örnek olmalıyız ki; onlar size sevgi, minnet ve neticede hayranlık duymalıdır. “Ah ben de böyle olabilsem! Onlar gibi yaşayabilsem!” demelidirler. Bu, sözle olmaz. “Ben şöyleyim, ben böyleyim.” demek bir şey ifade etmez. Davranış biçimlerimizle bunu evvelâ Allah’la ilişkilerimizde kendinize ispat etmek mecburiyetindesiniz.
Allah için yaşamak: İşte bu, bunun özü başkaları için yaşamaktır. Ancak fedakârlık ettiğiniz sürece yaşarsınız. Başkalarının mutluluğuna sarf ettiğiniz her saniye sizin için bir kazançtır. Allah’ın en kıymetli hazinesi para değildir, altın değildir, zamandır. O zamanı başkalarının mutluluğuna harcayarak mutlu olmanızı istiyor Allah-û Tealâ.
Ancak Allah-û Tealâ, bizi o standartlara ulaştırabilir. Biz sadece o hedefe ulaşmayı isteyeceğiz. Önce Allah’a ulaşıp ruhunuzu Allah’a teslim etmeyi isteyeceğiz. Sonra fizik vücudumuzu, sonra nefsimizi, en sonra da irademizi. Eğer bir çoklarınızın zannettiği gibi zor bir şey olsaydı, bu hedefe Sahabe ulaşamazdı. Hepsinin ulaşması mümkün olmazdı. Sahabe büyüklerimiz Teslim-i Külli ile Allah’a teslim oldular. Saygılarımla.
