Değerli okuyucular; Allah-û Teala herkesin mutlu olmasını, herkesin huzur içinde bir dünya hayatı geçirmesini, herkesin cennete girmesini arzu ettiği için Kur’ân-ı Kerim’i indirmiş. Hedef, bütün insanları mutluluğa ulaştırmak.
TÎN 4: Andolsun ki Biz, insanı (nefsini), ahseni takvim içinde (nefs tezkiyesi ve tasfiyesi yaparak en güzele ulaşabilecek özellikte) yarattık.
TÎN 5: Sonra onu, esfeli safiline (en sefil hale, nefsinin karanlıklarına) iade ettik (çevirdik).
Sevgisiz bir hayat geçirmek, bir ömrü boşuna tüketmek veya Allah’ı sevmek, insanları sevmek, sevgi üzerine dayalı bir mutluluğu yaşamak…Sevgi; mutluluktur. Nefret; huzursuzluktur. Nefret eden insanlar huzursuzdurlar. Sevmek; Allah’la, nefret; şeytanla ilişkilidir.
Hayatınız boyunca “sevmek” şiarımız olsun (hedefimiz olsun)! Allah’ı sevin! Allah’ı severseniz, Allah’ı sevebilirseniz herkesi seveceksiniz, ki sevgi, hayatınızın yön göstericisi olacaktır. Allah’ın sizden istediği şey; mutlu olmanızdır. Mutlu olmanın kapısında sevgi bekler. Cennetin kapısı, sevgi anahtarı ile açılır. Seven insan; Allah’a ulaşmayı diler. Allah’a ulaşmayı dilemekse cennetin anahtarıdır.
Unutmayın! Sevgi sevgiyi çeker. Siz Allah’ı sevdikçe Allah’ın sizin üzerinizdeki sevgisi kat kat artacaktır. Siz Allah’ı 1 ünite sevin; Allah sizi, en az 1000 ünite sever. İki ünite sevdiğiniz zaman Allah’ın sevgisi 2000 üniteye çıkar. 3 ünite sevdiğiniz zaman Allah’ın sevgisi 3000 üniteye çıkar.
Allah’ı tanıdıkça Allah’ı sevmeden geçen, geçmiş günlerinize bakarak hep hayıflanacaksınız. “Yazık etmişim hayatımın bunca yılına!” diye hayıflanacaksınız. Allah’ı sevin! O sizi zaten seviyor. Ama onun artan sevgisine muhatap olmak istemez misiniz? Öyleyse Allah’a ulaşmayı dilemekle başlayan bir yolculuğa çıkın. Allah’a yaklaşma yolculuğu, ulaşma yolculuğu. Önce yönelme, sonra ulaşma, sonra sevme. Ulaşma boyunca sevme, sonra hayranlıktan evvel âşık olma ve nihayet Allah’a hayran olmak…
